Çocuklar Dans Etsin! Müziğin ritmi, dansın ve sanatla ilgili bir şeyler yapmanın paha biçilmez etkisi. Çocuklar dans etmeli. Biz eğiticiler şuna inanıyoruz, sanatla ilgilenmek çocuğun gelişim sürecinde tüm terapilerden çok daha değerli bir etkiye sahiptir. Çocuk, içinde biriktirdiği yaşam enerjisini müziğin de yardımıyla hayata geçirir. Çocuklarınız dans ederken hayata çok daha hızlı uyum sağlayacak, kendileriyle daha barışık olacak ve yaşamın ritmini çok daha büyük bir başarıyla yakalayacaklar. Ve onları dans ederken izlemenin sizi nasıl mutlu edeceğini sadece deneyimleyerek öğrenebilirsiniz.

Dil eğitimi hayatın her anında alınabilecek bir eğitim olmasına rağmen verim alınabilecek en etkili çağ çocukluk çağıdır. İnsanlar çocukluk dönemlerinde öğrenmeye en istekli ve en aç dönemlerini yaşarlar. Bu sebeple çocukluk döneminde doğru yöntemlerle ve etkili bir şekilde alınacak dil eğitimi ile çocuklar bir ya da daha fazla dili öğrenebilmektedir. İnsan hayatında sihirli zaman olarak nitelendirilen okul öncesindeki doğal öğrenme yeteneği, merak dürtüsü ve araştırma isteği yeni bilgi kazanımında yetişkinlere oranla çocuklar için büyük bir avantaj sağlamaktadır. Bu avantaj yabancı dil öğreniminde de oldukça önemlidir.

Erken çocukluk döneminde müzik eğitiminin amacı; çocuğun duygusal, bilişsel, dil ve psiko-motor gelişimlerine yardımcı olmak başka bir deyişle çocuğun duyduklarını, düşündüklerini ritim ve şarkılarla serbestçe ifade edebilmelerini çocuğun müzik kültürü ile tanışmasını ve müzik sevgisini kazanmasını sağlamaktır. Müziksel yetenek seviyeleri ne olursa olsun, her çocuğun hayatında müzik vardır ve her çocuk müzikle ilgili en az bir etkinliği yaşamına katmaktan keyif alacaktır. Çocuğa öğretilecek müzik, sadece sesini veya zihin kabiliyetini kullanacağı bir uğraş değil, aynı zamanda çocuk dünyasının gizli kalmış hazinelerini keşfetmeye dönük atılmış adımlar olacaktır.

Çocuklarımız ‘yaparak-yaşayarak öğrenme’ modelinde etkin rol sahibidir. Drama eğitim modeli, çocukları grup etkinliği şeklinde sanki oyun oynuyormuş gibi hem eğlendiriyor hem de sanatsal duyarlılığını, kendisini, başkaları ve dünya hakkındaki bilincini artırmasını sağlar. Her çocuğun hayal gücünü geliştiren bu öğrenme modeli ve her çocuğun hayal gücünü geliştiren bir öğrenme aracıdır. Drama, öğrenme sürecine çocuğun etkin şekilde katılabilmesi için, duyularını, düş gücünü, imgeleme yetisini devreye sokar.